İhracatçının rotasını ‘ulaşım’ belirleyecek
İSTANBUL (İGFA) –Geçtiğimiz yılı 3,2 milyar dolarlık ihracatla tamamlayan ev ve mutfak eşyaları branşı, pazar çeşitliliğini kaybetmeden odağına yakın coğrafyadaki ülkeleri satın almayı hedefliyor.
Dolar kurundaki yükselişin ihracatçıları rahatlatmadığını belirten Konut ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Başkanı Talha Özger, personel maliyetlerinin her 6 ayda bir arttığını vurgulayarak, “Geçmiş dönemlere baktığımızda bu yaşandı. Yılda bir kez ve en fazla yüzde 20’lik artışlar yaşandı.”İhracatı fiyatlandırırken bizi zorlamadı. Ama artık dolar bazında maliyetlerle personel artırmamız gerekiyor. Aslında ürünü satmakta zorlandığımız bir dönemden geçiyoruz. Kiralanan alanlarda da üretim yapan firmalarımız var. Kira artışı gibi çok ciddi bir sorunla da karşı karşıyalar.” dedi.
2023 yılını 3,2 milyar dolarlık ihracatla kapattıklarını belirten Özger, 2024 yılında ihracatta hedeflerinin yeniden 3,5 milyar dolar seviyesine ulaşmak olduğunu söyledi.
Hedeflerinin kilogram başına ihracat değerini 4,5-5 dolara çıkarmak olduğunu kaydeden Özger, “2024 zor bir yıl olacak” dedi.
27-28 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da 7’ncisi düzenlenecek Invitation Only Turkey etkinliğinde 60 ülkeden 200’e yakın alıcıyı ağırlayacakları bilgisini paylaşan Talha Özger, “Geçtiğimiz yıl otel konseptinden çıktık. yeni bir yere. Bu yıl Lütfi Kırdar’a taşındık. Amacımız tüm paydaşlarımızla birlikte daha önce Türkiye’ye gelmemiş toptancı ve market zincirlerini üreticilerle buluşturarak ihracatımıza katkı sağlamaktır. “2024 yılında Panama, Malezya, Avustralya, Hong Kong gibi farklı coğrafyalarda etkinliklerimiz olacak” dedi.
Bu arada geçen yıldan bu yana farklı coğrafyalarda devam eden ‘Made in Turkey’ bilinirliğini yaygınlaştırmaya yönelik yaptıkları çalışmalardan da sonuç almaya başladıklarını belirten Özger, “Sektörümüzü zincir marketlere tanıtmayı başardık. ve Latin Amerika’daki toptancılar. Güney Afrika işlerimizi keşfetmeye başladı. Avrupa aslında ihracatçılarımızı tanıyordu. ‘Made in Türkiye’ telaffuzunun bir devlet politikası haline gelmesi gerekiyor. “İtalya denildiğinde tasarım, İtalya denildiğinde ise dayanıklılık akla geliyor. Almanya’yı düşünün, Türkiye algısını detaylı olarak çalışmamız lazım” dedi.
